Sendika

Hürriyet Sağlık-Sen, Sendikalarına Üye Olmak İsteyen Sağlık Çalışanına Uygulanan Mobbinge Tepki Gösterdi

Hürriyet Sağlık-Sen Genel Başkan Yardımcısı Serdar Kahraman, basın açıklamasında bulundu. Mobbing, sağlıkta şiddet ve promosyon konularına değinen Kahraman, açıklamalarında şu sözlere yer verdi:

“Hürriyet Sağlık-Sen olarak bugün burada olmamızın sebebi gönül isterdi ki iyi haberlerin müjdeli haberlerin paylaşılacağı bir basın açıklaması olsun isterdik. Ne yazık ki hemen hemen her gün bu ülkenin hem de her hastanesinde adeta rutin hale dönmüş ve nerdeyse herkes tarafından olağan bir durummuş gibi algılan ve bir insanlık suçu mobing nedeniyle buraya toplandık. Gelin isterseniz işe mobbingin tanımı ile başlayalım.

Mobbing: İşyerlerinde bir veya birden fazla kişi tarafından, diğer kişi ya da kişilere yönelik gerçekleştirilen, belirli bir süre sistematik biçimde devam eden, yıldırma, karşısındakini pasifize etme, işten soğutma, iş yaptırmama veya işten uzaklaştırmayı amaçlayan; mağdur ya da mağdurların kişilik değerlerine, mesleki durumlarına, sosyal ilişkilerine veya sağlıklarına zarar veren; kötü niyetli, kasıtlı, olumsuz tutum ve davranışlar toplamıdır. Şu an önünde bulunduğumuz İskenderun Devlet Hastanesi’nin acil servisinde 10.11.2022 tarihinde mobbing şeklinde tanımlanan bir insanlık suçu işlendi.

Şu an yanımda bulunan ve Hürriyet Sağlık-Sen İskenderun ilçe temsilcisi olarak bulunan Ebe Şirin Sayğan, 10 Kasım Perşembe günü üyelik işlemleri ve sendikal faaliyet kapsamında İskenderun Devler Hastanesi’ne gelerek anayasal ve kanuni hakların doğan sendikal çalışma yapmak istemiştir. Hastanenin acil servisinde görevli bir hemşire arkadaşımız ile üyelik çalışması yaptığımız sırada hemşire arkadaşımız önce servis sorumlusuyla görüşmesi gerektiğini söylüyor ve onun onayını alması gerektiğini ifade ediyor. Akabinde ise birim sorumlusu ile yapılan görüşme sırasında “sana kayıt olsalar dahi kapıdan çıkmadan ben onları tekrar alırım sonuçta ben burada sendika yetkilisiyim bana üye olacaklar tabi ki” şeklinde beyanda bulunmuştur. Kendisine bunun adı mobbing denmesine rağmen o da “yapacak bir şey yok” diyerek mobbingi kabul etmiştir.

hürriyet sağlık-sen, sendikalarına üye olmak i̇steyen sağlık çalışanına uygulanan mobbinge tepki gösterdi

Adını, unvanını ve burada ne iş yaptığını sonradan öğrenmiş olduğumuz acil serviste ATT olarak görev yapan Acil servis sorumlusu ve ne tesadüftür ki yetkili sendikanın da iş yeri temsilcisi olan E.A. isimli şahıs tarafından sendikamız ilçe temsilcisi Şirin Sayğan’ın sendikal faaliyette bulunmasını engellemek suretiyle sendikal mobbing uygulanmıştır. 4688 sayılı kanunun 18. Maddesine göre; “Kamu işvereni kamu görevlileri arasında sendika üyesi olmaları veya olmamaları nedeniyle bir ayırım yapamaz” denmektedir.

Ve yine Türk Ceza Kanunun Sendikal Hakların Kullanılmasının Engellenmesi başlıklı 18. Maddesinde de; (1) Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi hâlinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Denmektedir. Ayrıca Yargıtay tarafından verilen emsal kararlar ve içtihatlarda da mobbing iddiası ile ilgili soruşturma açılması hususunda somut bir delile dayalı olmasına gerek olmadığı ve ileri sürülen iddiaların her koşulda dikkate alınarak soruşturma açılması gerektiği belirtilmektedir.

İlgili birim sorumlusu alenen tehdit ederek hem mobbing suçunu işlemiş ve hem de sendikal faaliyeti engelleme suçunu işlemiştir. Burası bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’dir. Muz cumhuriyeti değildir. Yıl neredeyse 2023 olmuş 21. asra gelmişiz ve hala bizim sağlık idarecilerimiz ve yetkili sendika temsilcisi bir insanlık suçu olan mobbingde medet ummakta ve bunu yapmaktan da utanmamaktadır. Mobbing Bir İnsanlık Suçudur ve Cezasız Kalamaz. Meslektaşım demekten imtina ettiğim ve bugün onunla aynı işi yapıyor olmaktan utandığımız bu şahsın bugünden tezi yok derhal acil servis birim sorumluluğundan alınması gerekmektedir.

Buradan Hatay İl Sağlık Müdürü Sayın Dr. Mustafa HAMBOLAT’a sesleniyorum; Sayın HAMBOLAT, sizin de çok iyi hatırlayacağınız üzere Hatay il teşkilatı ile birlikte 8 EYLÜL 2022 tarihinde sizi makamınızda ziyaret ettiğimizde birçok hususla ilgili size sormuş olduğumuz konuların başında mobbing ile ilgili sorumuza “Hatay ilinde hiçbir sağlık kuruluşunda mobbing olmadığını” kesin bir dil ile ifade etmiştiniz. İddiamızda ne kadar haklı olduğumuzu sanırım bugün görmüş oldunuz.

Başta Hatay Valisi Sayın Rahmi DOĞAN olmak üzere Hatay İl Sağlık Müdürü Sayın Dr. Mustafa HAMBOLAT ve yönettiği hastanede işlenen insanlık suçundan bihaber olan İskenderun Devlet Hastanesi Başhakemi Sayın Dr. Veysel YILDIRIM’a sesleniyorum. İdareden aldığı güç ve destek ile hiç utanmadan ve sanki marifet edasıyla mobbing suçunu işleyen İskenderun Devlet Hastanesi Ana Bina Acil Servis Sorumlusu ATT E.A ‘ nın derhal birim sorumluluğu görevinden alınmasını ve hakkında soruşturma açılarak hak ettiği cezayı almasını işitiyoruz ve günü gününe olayın takipçisi olacağımızı da bilmenizi istiyorum.

Yetkili Sendika Artık Yolun Sonuna Gelmiştir. Yetkili sendikayı korku dağları sarmış olacak ki hastanelere idareci ve sorumlu olarak atadıkları kişileri aynı zamanda sendika temsilcisi yaparak sağlık çalışanlarını bu şekilde kontrol etmeye çalışmaktadır. Bir idarecinin aynı zamanda sendika temsilcisi olması etik ve kabul edilebilir değildir. Ya idareci olun ya da kendinize güveniyorsanız çıkın gelin sendikacılık yapın.

Korkunun ecele faydası yoktur. Ve gün gelecek o korktuklarınız bir gün sizin sonunuz olacak. Önemli diğer sorunlardan biri ise sağlıkta sözleşmeli idarecilik konusudur. Bir an önce sözleşmeli yöneticilik oyunundan vazgeçilmelidir. Bu uygulama bugüne kadar yandaşlıktan öteye gidememiştir. Sözleşmeli idarecilerin çoğu ya sendika yöneticisi ya da sendika temsilcisi olarak da görev yapmaktadır. Her çalışanına eşit mesafede olması gereken sendikalı yöneticiler kendi üyelerine ayrıcalık yaparken kendisinden olmayan üyelere mobbing uygulamaktadır. Kendisinden olmayan sendikaların ise 4688 sayılı kanuna göre sendikal haklarını engellemektedir. Buradan o cesur yürekli hür sağlık çalışanlarına sesleniyorum. Korkunuzun esiri olmayın, iradenizi ipotek altına aldırmayın, kimsenin tehdidine ve şantajına boyun eğmeyin. Artık Hürriyet Sağlık-Sen var ve Hürriyet-Sen’in olduğu yerde mobbinge asla taviz verilmeyecek. Üyemiz olsun olmasın tüm sağlık çalışanlarının yanındayız ve gerek mobbing ve gerekse sağlıkta şiddet olayı olsun fark etmeksizin her türlü desteği vermeye hazırız.

SAĞLIKTA ŞİDDET NE ZAMAN BİTECEK?

Sağlıkta diğer önemli ve büyük bir sorun ise sağlıkta şiddet olayıdır. Gün geçmiyor ki bir sağlık çalışanı görevi başında saldırıya uğramasın. Her gün acaba bugün sıta hangimizde diye yaşar olduk. 2 gün önce Şanlıurfa’da acil serviste görev yapan Dr. Orhan HAGI ve daha dün Tokat’da yine görevi başında saldırıya uğrayan Dr. Elif DAĞISTAN’ın suçu neydi? Sağlık şiddeti önlemeye yönelik cezalar tam anlamıyla caydırı değildir. Her gün başka bir şiddet olayına neden olan bu kişiler için en ağır cezalar verilmeli ve artık tüm sağlık kuruluşlarında güvenlik önlemleri artırılmalıdır. Aksi halde her gün birimiz sırayla saldırıya uğramaya ve ölmeye devam edeceğiz.

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ SONUCUNU MERAKLA BEKLEDİĞİ DİĞER ÖNEMLİ BİR HUSUS İSE MAAŞ PROMOSYONLARIDIR

Malumunuz olduğu üzere ülkemizde son yıllarda yaşanan ekonomik dar boğaz nedeniyle memurların bankalardan almış oldukları maaş promosyonlarının da yeniden revize edilmesi gündeme gelmiş ve aylardır adeta yılan hikâyesine dönmüştü. Her ilin kendi promosyon ihalesini kendisi yapması gerekirken Sağlık Bakanlığının eline yüzüne bulaştırdığı her işte olduğu gibi promosyon işine de el atmasını doru bulmuyoruz. Sağlık bakanlığının asıl işi çalışanını mağdur etmek değildir. Ayrıca sağlık çalışanlar arasında farklı promosyon tutarları da kabul edilemez. Her sağlık çalışanı eşit şekilde aynı miktarda promosyon tutarı almalıdır. Hürriyet Sağlık-Sen olarak bu konuda son sözümüz tüm sağlık bakanlığı çalışanları için en fazla 36 ay vadeli sözleşme ve en az 50 BİN TL promosyon ödemesinin yapılmasıdır. Bu tutarın kalan kısmı için her yılın sonunda enflasyon farkı oranında iyileştirme yapılaması da taleplerimiz arasındadır. Ve promosyon ödemeleri ilk ayda ve tek seferde hesaplara yatırılmalıdır”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu